Bankacılık Sektörü ve Kariyer Yönetimi
Bankacılık sektörü birçok kişinin çalışmak istediği önemli bir alandır.

Odeabank İnsan Kaynakları Direktörü Figen Karatan ile “Bankacılık Sektörü ve Kariyer Yönetimi” konusu üzerine online kariyer sohbetimizi gerçekleştirdik. Görüşme içeriğine yönelik bilgiler aşağıda ilginize sunulmuş bulunmaktadır.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Ted Ankara kolejinden sonra Ortadoğu Teknik Üniversitesi İş İdaresi bölümünü bitirdim. İngiltere’de Warwick Üniversitesi’nde MBA derecemi aldım. Bu dereceyi takiben iş hayatına bankacılık sektöründe başladım. Kariyerimin ilk döneminde teknik bankacılık tarafında yer aldım. Kredi analiz, krediler departmanı, şubelerde kurumsal müşteri temsilciliği yapmak gibi bölümlerde çalıştım. Ayrıca Türk bir bankanın Orta Asya’da 5 yıl süre ile banka kurma projesinde yer aldım. 5 yıl boyunca ayda en az 2-3 haftam o bölgede geçti. Kariyerimin ikinci bölümünde krediler üzerine eğitim verirken insan kaynakları alanına girdim. Bu alanda derinleşerek insan kaynakları alanında uzmanlaştım. 15 yıl HSBC’de çalıştıktan sonra sın 8 yıldır Odeabank’ın kurucu icra kurulu komitesi üyesi ve insan kaynakları direktörü olarak bu bankada görev almaktayım. 2 çocuğum var.
Odeabank hakkında bizi bilgilendirir misiniz?
Odeabank 2012 yılında kurulan genç bir banka. Kurulduğumuz dönemde Son 15 yıldır kuruluş izni alan ilk banka olarak sektöre girdik. 49. Sıradaydık. Bugün özel mevduat bankaları arasında ilk 10’da yer almaktayız. Önemli bir başarı elde ettik 7. yaşımızda. Ana sermayedarımız Lübnan’da kurulu ve 11 ülkede faaliyet gösteren Bank Audi. Şuanda 48 şube 1115 çalışan ile faaliyet gösteriyoruz. Çalışanlarımızın %25’i Y Kuşağı. Gayet verimli çalışmalar yapıyoruz. Çalışanlarımızın %58’i kadın. Kadının iş hayatında güçlenmesini ve kadının iş hayatında daha fazla yer almasını destekliyoruz. Çalışanlarımızın %95’i üniversite mezunu. Yaş ortalamamız 37. İletişim merkezindeki yaş ortalamamız 27. Kuruluş aşamasında çok farklı bankalardan deneyimli, başarılı kişilerle bu bankayı kurduk. Sadece insan kaynakları olarak ben ve yardımcım 3 yılda 15.000 meslektaşımızla birebir mülakat yaptık. İçlerinde başarılı olanları aramıza kattık. Yeniliğe ve teknolojiye önem veren bir bankayız. Hızlı, esnek ve çevik olmaya önem veriyoruz. Çok vizyoner bir liderlik ekibimiz var. Bu sayede yeniliklere hızlıca adapte olabiliyoruz.
Covid-19 sürecinin bankacılık sektörü üzerine etkileri neler oldu? Bankanızın bu süreçte aldığı önlemler nelerdir?
Danışmanlar bu dönemi asrın en büyük ve en kötü krizi olarak tanımlamakta. Çok hızlı yayıldı. Bu kriz tüm dünyayı etkileyen bir salgın. Bankacılıkta bundan nasibini aldı. MCKinsey firması 5000 şirket üzerinde bir araştırma yapmış. Bu salgından en çok etkilenen dördüncü sektörün bankacılık sektörü olduğunu belirlemiş. Bu araştırmada firmaların piyasa değerliliğine bakılmış. Bu durum ekonominin çarkını döndüren önemli bir sektör olmasından kaynaklanıyor. Bizim çalışmaya ara vermemiz gibi bir lüksümüz olmadı. Bazı sektörlerin bu şekilde çalışması gerekiyordu. Çevik ve vizyoner bir liderlik ekibimizin olması en büyük şansımız. Çok hızlı kararlar alıp uygulayabildik. Önceliğimiz müşterilerimiz ile yüz yüze çalışan saha ve şube çalışanlarımızdı. Onları ekiplere ayırdık ve 14’er günlük yeni bir çalışma planı yaptık. Bundan öncesinde de şubelerimizin hepsini dezenfekte ettirdik. Şubelere dezenfektanlar gönderdik. Sosyal mesafeyi sağlamaya yönelik işaretlemeler yaptırdık. Çalışanlarımızın bulunduğu gişelerimiz ile müşterilerimiz arasına ayrıştırıcı seperatörler koydurduk. Şubelerimize ateş ölçerler, eldivenler gönderdik. İnsan odaklı olmak çok kritik bir değer bizim için. Çalışanlarımız gibi müşterilerimizin de sağlığı bizim için çok önemli. Şubelerimizdeki çalışma saatlerini kısıtladık. Salgın süreci başladıktan sonra 2-3 hafta içerisinde tüm genel müdürlük çalışanlarımızı evden çalışma sistemine geçirdik. Çalışanlarımızla iletişimimizi artırarak kaygılarını azaltmaya çalıştık. Sanal şube ziyaretleri yapıyoruz moral vermek, destek olmak amacıyla. Genel müdürlükte çalışan herkesi telefon ile arayarak kendilerinin ve ailelerinin sağlığı hakkında bilgi aldık. Çalışan destek hattı kurduk. Çalışan destek hattı, çalışanlarımız hangi konuda ihtiyaç duyarlarsa uzmanından destek alabilecekleri (hukuk, sağlık, çocuk bakımı, psikolojik destek alanları gibi) bir hat. Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için alanında uzman diyetisyenlerle görüşerek seri videolar hazırlattık. Çalışanlarımızı bu alanlarda destekledik.
Bankacılık sektöründe uygulanan işe alım süreçleri nelerdir? Bankacılık sektöründe işe alım yaparken dikkat edilen temel yetkinlikleri belirtebilir misiniz?
Bankacılık sektörü çok geniş kapsamlı, içinde farklı fonksiyonları barındıran büyük bir sektör. Bizde burada doğru pozisyona doğru alım felsefesiyle işe alım yapıyoruz. İyi eğitim almak ve dil bilmek olmazsa olmaz. Dil bilmek artık her sektörde olmazsa olmaz bir hal almaya başladı. Mutlaka adapte olmanız gereken gerçekler var. Biz dört ana başlıkta işe alım yapıyoruz diyebiliriz. Birincisi deneyimli işe alımlar. Pozisyon deneyim gerektiren bir pozisyonsa ona göre alım yapıyoruz. Yönetici adayı pozisyonu genel müdürlük için ilerde yönetici olabilecek yetkinlikteki kişileri kapsayan bir alım. Müfettiş yardımcısı olarak aldığımız kadrolar var. Birde satış tarafında şubelerimizde görevlendirdiğimiz satış temsilcisi, satış yöneticisi olarak aldığımız arkadaşlar var. Bunun haricinde iletişim merkezi için alım yapıyoruz. Burada da üniversite mezunu arkadaşları alıyoruz. Buradan banka içindeki diğer birimlere geçiş yapabiliyorlar. 2019 yılında çıktığımız ilana 9000 başvuru yapıldı. 22 yönetici adayı ve müfettiş yardımcısı arkadaşı aramıza dâhil ettik. Kariyer hayatında piramit çok sivri. Bu yüzden eleklerimiz çok sık. Aradan geçmek için daha çok çalışmaları, daha atılgan olmaları, daha cesur olmaları gerekiyor. Özgeçmiş üzerinden elemeleri gerçekleştirdikten sonra, dil ve yetenek sınavlarından geçti bu arkadaşlarımız. Grup mülakatı ve vaka çalışmaları yaptık. Birebir mülakatlar yapıldı. İş kollarına göre görüşmeleri bitirdikten sonra sürecimizi tamamladık. Biz kurum kültürümüze ve değerlerimizi uygun arkadaşlar arıyoruz. Yani hızlı, çevik, yüksek motivasyonu olan, yüksek enerjisi olan, başarı odaklı, dinamik, analitik düşünme yetkinliğine sahip arkadaşları aramıza katmak istiyoruz. Sosyal yetkinliklerinden de bahsetmek istiyorum. İletişim yeteneklerinin güçlü olması, takım çalışmasına yatkınlık, iş birliği gibi faktörlerde çok önemli. Liderlik vasıflarını göstermesi yapacağı her iş için önemli. Liderlik sadece birilerini yönetmek değil, kendine de liderlik yapmak insan için çok değerli. Kendisini, işini, insanları yönetmek çok önemli. Bunları söylerken dürüstlüğü, etik değerleri, toplumsal duyarlılığı hiç bahsetmeye gerek duymadım. Çünkü bunlar olmazsa olmaz.
Bankacılık sektörü alanında çalışanlarınıza verdiğiniz eğitimler nelerdir?
Eğitim süreklilik arz ederse sonuç veriyor. Kurumsal başarımızda eğitimin önemini bilen kurumsal bir ekip ile çalışıyoruz. Bankanın stratejik hedefleri bizim ana rotamız. Bankamızın ilgili yıldaki hedefleri doğrultusunda çalışanlarımızı eğitim ile destekliyoruz. Kendi ihtiyaçlarımız çerçevesinde eğitimler vermekteyiz. Online eğitim platformumuz var. İçerisinde 300’den fazla eğitim içeren bir eğitim platform. İş kollarının ihtiyaçları doğrultusunda hazırladığımız eğitimler var. Davranışsal boyut bizim için çok önemli. Yüksek performanslı bireylerden yüksek performanslı kurumlar oluşur. Bunun çok farkındayız. O yüzden eğitim ve gelişim çok kritik. Bizim performans değerlendirmemizde eğitim sürecine çok önem veriyoruz. Sınıf içi eğitimler, online eğitimler kullandığımız eğitim türleri arasında. Konferanslar, kongrelere katılım kendimiz ve arkadaşlarımız için yaptığımız eğitim yatırımlarından sayılabilir.
Bankanızda terfi süreçleri ne şekilde gerçekleşmektedir?
Yaklaşık olarak 31-32 senedir iş hayatındayım. Yeri geldi 2 kademe atlayarak terfi ettiğim zamanlarda oldu. Aynı zamanda terfi için beklediğim çok uzun zamanlarda oldu. Bu iş hayatının bir gerçeği. Bunun bir süresinin olmadığını söylemek istiyorum. Bu sizin o dönemdeki çalışma hızınız olabilir, organizasyonel ihtiyaçlar olabilir, ortaya koyduğunuz farklılıklar olabilir, sizin yarattığınız fark ile yönetilen bir süreç. Yani burada ben daha çok kişisel sorumluluk olduğunu, insanın kariyerini kendisinin yönettiğine inanan yöneticilerden bir tanesiyim. Tabi ki organizasyon bize bir sürü alt yapı hazırlıyor, bizimde kriterlerimiz var o kriterler çerçevesinde yürüttüğümüz süreçlerimiz var ama bu hususun kişisel fark ile yaratılabilecek bir konu olduğunu düşünüyorum. Terfi denilince bir üst pozisyona atlanmak ile ilgili bir algı oluşmakta. Terfi ve kariyer yönetimi yatayda ilerleyebilir. Kariyerde farklılıklaştırarak insanın kendisine değer katabileceği, daha uzmanlaşabileceği, daha etkin olabileceği alanlar seçebileceğini de aklımızda bulundurmamız bunu da mutlaka düşünmemiz lazım. Bu konuda kendimi örnek verebilirim. Kariyerim ikiye bölünmüş durumda. İlk bölümde daha teknik bankacılık kısımlarında görev aldım. İkinci bölümde ise insan kaynakları alanına yöneldim. İlk bölümde kazandığım deneyimler bana insan kaynakları alanına daha farklı bakmamı, iş kollarına daha etkin destek vermemi, farklı bir gözle bu işi yönetmemi sağlıyor. Yeni şubeler açtıkça özellikle kendi içimizden terfilere ağırlık verdik. Yatay geçişler ile şubede görev alan arkadaşlarımız oldu. Bu bizim için değerli bir durumdu. Bu şekilde kariyer yolunun yatay olarak da açık olduğunu net bir şekilde ifade edebilirim.
Bu sektörde birçok banka bulunmakta. Kurumunuzu diğer bankalardan ayıran özellikler veya uygulamalar mevcut mudur?
Bireysel ve ticari bankacılık iş kollarında faaliyet gösteriyoruz. Biz butik bir banka olarak kendimizi konumlandırıyoruz. Buda aslında en iyi ürün ve hizmetleri sunacağımız alanlara odaklanarak faaliyet gösteriyoruz demektir. Yani tüm müşterilerin tüm ihtiyaçlarını her alanda her şeyi karşılarız şekilde ortaya çıkmıyoruz. Uzman olduğumuz en iyi ürün ve hizmeti sunduğumuz alanlara odaklanarak hizmet veriyoruz. Genç bir bankayız. Genç ama deneyimliyiz. Bu deneyim 7 yılda bizi bu sürece getirdi. Bahsettiğim yetkinlikler, liderlik ve çevik aksiyonlar ile farklılaşmaktayız. İnsan kaynağı ve teknolojimiz önemli özelliklerimiz. Hizmet alanlarımız ve uzmanlığımız bizi farklılaştıran ana faktörlerimiz.
Çok hızlı bir dijitalleşme döneminden geçmekteyiz. İlerleyen dönemlerde bankacılık sektörü konusunda bizleri neler beklemekte. Bankacılık sektörünün geleceğini ne şekilde görmektesiniz? (Şubeler olmaya edecek mi? )
Pandemilerin yaşanan süreçleri hızlandırdığı söyleniyor. Geçmişte de sanayileşmeyi hızlandırmış bu dönemde de teknolojiyi kullanmamızı ve dijitale dönmemizi çok hızlandırdı. Şuan genel müdürlüğün %96’sı evden çalışır durumda. Teknolojik alt yapı sayesinde bir gecede süreçlerimizi eve taşıyabildik. Hem çalışanlarımıza hem müşterilerimize farklı kanallardan dijital çözümler sunuyoruz. Bununla beraber ben insanların sosyal varlıklar olarak yine yü zyüze iletişimde ve fiziksel bir arada olmaya duydukları ihtiyaç nedeniyle şubelerin devam edeceğini düşünüyorum.
İş hayatında sizin motivasyonunuzu ne sağlamakta?
Ben cinsiyet, yaş gibi hiçbir şekilde ayrım yapmadan insanları çok seviyorum. Bu beni insanlarla ilişki kurmaya insanları anlamaya, insanlara değer vermeye sevk ediyor. Siz bir şeyi içten yaptığınız zaman karşı taraf bunu alıyor. Mesleğimi çok seviyorum. İnsan sevgisinin yanında bankacılık sektörü çok sevdiğim bir alan. Ekonomiye destek olan, çarkları döndüren, bu çarkların dönmesinde kilit rol oynayan bir sektör. Pandemi sürecinde bazı sektörler vazgeçilebilir oldu. Otele gitmedik, restoranda gitmedik, kafeye gitmedik, bunları ikame edebileceğimiz yerler var ya da oluşturmak zorunda kaldık. Ama bankacılığı ikame edebileceğiniz bir yer yok. Bu çarkları döndürmemiz için bizim burada bu fonksiyonları yerine getirmemiz gerekiyor. Bu kadar hayati bir sektör içerisinde yer almak, insana dokunan bir iş yapmak ve sürekli öğrenmeye açık olmak beni çok motive ediyor.
Kariyerlerine yeni adım atacak üniversite öğrencilerine ve mezunlarına iş hayatına dair önerileriniz nelerdir?
Yeni mezun arkadaşlara mezuniyet sonrası biraz meraklı olup dünyayı tanımalarını öneriyorum. Burada kendi yeğenimden örnek vermek istiyorum. Bilkent Endüstri mühendisi mezunu bir yeğenim var. İsmi Beril Kocadereli. Mezuniyetinden sonra 1 yıl dünyayı gezeceğim ve farklı kültürleri tanıyacağım, benim için bu bir ara yıl diye ailesine ikna etti. Ailesinden tek kuruş maddi destek almadan kendisi hotellerde çalıştı, Fransa’da üzüm bağlarında çalıştı 12 ülkeyi dolaştı çok farklı deneyimler elde etti. Bir yandan da kendisi inovasyon ile çok ilgili. Girişimci olmak istiyor. O anlamda da araştırmalarına devam etmekte olan bir genç. Bunları şunun için anlatıyorum maddi konular bence hiçbir şekilde engel değil. Bununda en güzel örneği Beril. Şimdi İsveç’te bir Master programına başvurdu. Oradan da kabul aldı. Ben eminim çok güzel bir bursta alacaktır. Yine maddi konuları bir kenara bırakarak söylüyorum, siz ne kadar meraklıysanız, ne kadar azimliyseniz, ne kadar cesursanız, bunun karşılığını alacaksınız. Zaten teknoloji ile iç içesiniz, lütfen iç içe olmaya devam edin. Hayatımızın çok önemli bir parçası. Bir yön belirleyin ve o yönde mükemmel olmaya çalışın. Ne yapıyorsanız yapın mükemmel yapmaya çalışın. Önünüze çıkan alternatiflere evet deme cesareti gösterin. Lütfen cesur olun. Bu başka imkânlar, başka yetkinlikler, başka olanaklar çıkaracaktır karşınıza. Ve ne istediğinizi, hangi alanın ilginizi çekeceğini sorgulamak için mezun olmayı beklemeyin.