Umutsuzluk Pandemisi

Umutsuzluk ve pandemi kelimelerinin açıklamasına, Türk Dil Kurumumun sitesinden baktığımızda aşağıdaki kavramlar karşımıza çıkmaktadır.
- Umutsuzluk: Umutsuz olma durumu, ümitsizlik.
- Pandemi: Küresel salgın.
Umutsuzluk artık dünya genelinde yaygın bir hastalık haline gelmeye başladı. Günlük hayatımızda birçok yaş grubundan, umutsuz insanlarla karşılaşabilmekteyiz. Uzun süredir umutsuzluğa kapılmış kişilerde, aşağıda belirtmiş olduğum durumlar gözlenmektedir.
- Kişilerin kendini yetersiz hissetmesi
- Duyarsızlaşma
- Problemlerin düzeltilemeyecek olması düşüncesi
- Kendini güçsüz hissetme
- Çaresizlik hissi
- Başarma duygusunun kaybedilmesi
- Olumsuz düşüncelerin yoğunlaşması
Yukarıda belirtilen sorunlara müdahale edilmezse kişilerde travma, kaygı, depresyon gibi çeşitli ruhsal ve aynı zamanda fiziksel rahatsızlıklar oluşabilir. Belirtmiş olduğum rahatsızlıkların yaşanmaması için mutlaka bir uzmandan destek alınması gerekmektedir.
İş Dünyasında Umutsuzluk
Umutsuz kişilerin sayısı, iş dünyasında da hızlıca artmaktadır. İş dünyası bu anlamda etkili önlemler alamazsa, çok ciddi krizler ile karşı karşıya kalabilir. İlk olarak çalışanların günümüzde umutsuzluğa kapılmasının nedenlerinin doğru analiz edilmesi gerekmektedir. Özellikle insan kaynakları yetkilileri ile yapmış olduğumuz görüşmelerde, şu an kurumlarında en çok sorun yaşadıkları konuları üç başlıkta belirmekteler. Bunlar sırasıyla;
- Motivasyon Kayıpları,
- Çalışan Bağlılığındaki Zayıflık
- Turnover Oranlarındaki Yükseklik
Motivasyonsuzluk, motivasyon kaybı, motivasyon eksikliği gibi kavramlar umutsuzluk ile ilişkili kavramlardır. Yukarıda belirtmiş olduğum ve temel sebebi motivasyonsuzluk olan sorunların çözümü noktasında kurumlar çeşitli çalışmalar yapmakta fakat genel olarak başarılı olamamaktadır. Kurum yetkilileri ağırlıklı olarak yapılan çalışmaların etkisinin kısa soluklu olduğunu belirtmektedir. Yukarıda üç başlıkta belirttiğim sorunların çözümü noktasında çeşitli verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Sadece işten çıkan kişilerle yapılan, işten çıkış mülakatlarındaki veriler ile sorunu çözmeye çalışmak yeterli olmamaktadır. Birçok insan yaşamı içerisinde küresel ve yerel birçok soruna şahitlik etti ve etmeye devam ediyor. İnsanların maruz kaldıkları genel sorunlara yönelik bazı örnekler aşağıda belirtilmiştir.
- Pandemi
- Darbe Teşebbüsü
- Doğal Afetler
- Dünyadaki Devam Eden Savaşlar
- Ekonomik Krizler vb.
Yukarıda belirtmiş olduğum ve peş peşe yaşanan sorunlardan kaynaklı insanlarda çeşitli kaygılar ve travmalar oluşabilmektedir. Bu kaygılar ve travmalar insanların düşünce sistemlerinde ve davranış kalıplarında çeşitli değişiklikler yaşanmasına sebep olabilir. Tüm bu sebeplerden kaynaklı güncel veriler ışığında analizlere, gözlemlere ve sistemlere ihtiyaç duyulmaktadır. Kalıplaşmış veya dönemsel olarak popülerleşmiş kavramlardan etkilenerek hareket etmek günümüz iş dünyasına zarar verebilir.
Bu sebeple kurumların bu alandaki güncel verileri ve çalışmaları takip etmesi, öncelik vermeleri gereken konular arasında ilk sırada yer almalıdır. Sırasıyla kurumlarındaki sorunları tespit etmeli, beklentileri analiz etmeli ve işveren markasını güçlendirmelidir. Belirtmiş olduğum hususlara yönelik aksiyon alabilmek için, önce doğru soruları kendimize, çalışanlarımıza, paydaşlarımıza sormalıyız. Alacağımız cevaplar neticesinde stratejilerimizi ve yol haritamızı belirleyebiliriz. Verilerle, analizlerle bütünleşik bir çerçevede hareket etmediğimiz takdirde, yapacağımız hamleler kısa soluklu etkilere neden olacaktır. Yapılan çalışmalar neticesinde istenilen başarılı sonuçlara ulaşılamadığında, yöneticilerde umutsuzluğa kapılabilir. Fakat doğru metotlar ile kişisel ve kurumsal umutsuzluktan kurtulmak elbette mümkündür. Bu gibi durumlarda dışarıdan profesyonel bir destek alınması faydalı olabilir. Umutsuzluktan kurtulmak için hareket etmediğiniz sürece, umutsuzluk rüzgârı her yerden esmeye devam edecektir.